Ali Babacan ‘Yabancı Vatandaşlar Eylem Planı’nı Açıkladı: “Yurtdışından Milletvekilleri Getireceğiz”
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Yurt Dışı Vatandaşlar için Eylem Planını açıkladı. Babacan, “Yurt dışında yaşayan 3 milyonu aşkın seçmenin iradesini Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne doğrudan yansıtmak amacıyla yurt dışında özel seçim bölgesi oluşturup milletvekili konumuna getireceğiz. Bu yurttaşlar yurt dışında oy kullandığı için, yurt dışında oy kullanacaklar. Kendi ülkelerinde yaşadıkları sıkıntıları, yaşadıkları sıkıntıları ve bunların tahlillerini kendi sesleriyle dile getirebilecekler. Bir nevi milletvekillerini Meclis’e göndererek bunu ilan etmiş olacaklar” dedi.
DEVA Parti Genel Başkanı Ali Babacan, bugün partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısıyla Yurt Dışı Vatandaşlar Eylem Planı’nı açıkladı. Babacan dedi ki:
“ÜLKEMİZDEN HİÇ BİR İNSANI DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE YALNIZ BIRAKMAMAYA KARARLIYIZ”
“YURT DIŞINDA YAŞAYAN VATANDAŞLARIMIZIN SAYISI 6 ½ MİLYONA ULAŞTI DERSEK, BUNUN TEMELİ 62 YIL ÖNCE ATILMIŞTIR”
Dış göç tarihimizin dönüm noktalarından biri olan ilk emekçi göçünün üzerinden yaklaşık 62 yıl geçti. O ilk Almanya’ya törenle giden çalışanlarımızın otobüslere bindirilip uğurlandığı günleri hatırlayalım. Yurt dışında prestijiyle yaşayan vatandaşlarımızın sayısı bugün 6 buçuk milyona ulaştı dersek bunun temellerinin 62 yıl önce atıldığını söylemek yanlış olmaz. Kısa süreli olacağını düşünerek, geçimlerini sağlamak, ailelerine bakmak, geçimlerini sağlamak amacıyla gitmişlerdi. İkamet ettikleri ülkelerde süreksiz olarak görülüyorlardı. Bu nedenle, konut ülkelerinde kapsamlı bir politika, kapsamlı bir program uygulanmadı. İşte tam da bu nedenle çalışmak için yurt dışına giden çalışanlarımıza ‘misafir işçi’ deniyordu. Hem gidenler kesintili gördü, hem de ikamet edilen ülkeler kısa süreli gördü. Bu nedenle büyük uyum güçlükleri yaşandı. Kaç kuşak geçti, aileler büyüdü ama bu yaklaşım 2000’li yıllara kadar devam etti. Birçok sorun vardı ama uzun bir süre sonra bunların kalıcı olduğu kabul edildi. Bu doğrultuda uyum ve katılım politikaları geliştirilmeye başlandı.
“YURT DIŞINDAKİ VATANDAŞLARIMIZ YAŞADIKLARI ÜLKELERDE ÜLKELERİNİ SAVUNMA DURUMU BULMUŞTUR”
Son yıllarda yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız sadece seçim dönemlerinde anılmaktadır. Yurt dışındaki insanlarımızın hayatı, dürtülerine bağlı kişiselleştirilmiş yabancı çıkarlarla daha da zorlaştı. Dünya ile sürekli çatışan, kargaşa içinde olan, prestiji giderek azalan bir ülkenin vatandaşı olmak, yurt dışındaki insanlarımız için daha zor bir ortam yaratmıştır. ‘Türkiye’nize bakın’, ‘Cumhurbaşkanınızın söylediğine bakın’ diyerek yaşadıkları ülkelerde vatanlarını savunamaz hale geldiler. Üstelik seçim beyannamelerinde 3-5 cümle ile yer almasına rağmen verilen sözler tutulmadı.
“SAYIN ERDOĞAN’IN DOSTUM OLARAK OLDUĞU KİŞİLER OTORİTER LİDERLERDİR”
Ülkemizin son yıllarda giderek demokrasiden uzaklaşması Avrupa Birliği standartlarından da kopmamıza neden olmuştur. Maalesef yüzünü Şanghay’a, otoriter ülkelere çeviren bir zihniyetle yönetiliyoruz. Sayın Erdoğan’ın dost olarak benimsediği insanlara bir bakın. Geldiğimiz noktada birçoğu kendi ülkelerinde otoriter başkanlar, otokratik rejimlerin başında olan insanlar. Ancak 2003-2004’te böyle miydi? Avrupa Birliği’ne katılım sürecinde müzakerelerin başında böyle miydi? O zamanlar en çok konuştuğu kişiler kimlerdi? İngiltere başbakanıydı, İtalya başbakanıydı, Fransa cumhurbaşkanıydı. Onları daha çok arkadaş olarak görüyordu. Ancak zihniyet değişip evrildiğinde, demokrasiden istibdada evrilmiş bir zihniyete sahip olduklarında artık dar kalıplar içinde baskı altında, dost olarak kucakladıkları insanların yaşadığı ülkelerin başında otoriter liderler konumundadırlar. Ne dediler, ‘Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.’
“ULUSLARARASI VEKİLLİK TEKLİFİ”
Demokratik kazanımlarımızı savunacağız ve daha güçlü bir atılım yapacağız. Tam demokrasi ile daha iyi bir hikaye yazacağız. Türkiye Cumhuriyeti pasaportuna sahip olmanın prestij sağlayacağı günler daha da güçlenecek. İnşallah uluslararası prestijimizi yeniden kazanacağımız, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın gururla, başı dik hayatlarını yaşayacakları günler çok yakın olacak inşallah. DEVA Partisi olarak bütün eylem planlarımız bütüncül bir yaklaşımla bunu hedefliyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde yabancı uyruklular için ihtisas komisyonu kurarak vatandaşlarımızın haklarının mevzuat ve hukuki zeminde güçlendirilmesini sağlayacağız. Ayrıca yurt dışında yaşayan 3 milyonu aşkın seçmenin iradesini Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne doğrudan yansıtabilmek için yurt dışında özel seçim bölgesi oluşturacak ve yurt dışına milletvekilliği kazandıracağız. Bu vatandaşlar yurt dışında oy kullandıkları için kendi ülkelerinde yaşadıkları sorunları, yaşadıkları sorunları ve çözüm yollarını seslerini duyurmak için TBMM’ye milletvekilleri gönderecekler. Bu yapısal değişikliklerle birlikte oradaki vatandaşlarımızın gündem ve önceliklerini yurt dışında kullandıkları oylarla Meclis’e taşıyan milletvekillerinin seçilmesini sağlayacağız. Böylelikle yurt dışında kullanılan oyların Türkiye’de bölgelere dağılmasının yarattığı adil temsili zedeleyen durumu ortadan kaldırmış olacağız. Yurtdışındaki gençlerimizin ülkemizle bağlarını sürdürmek adına ilk pasaport başvurum ile 30 yaş altı gençlerden defter ve pasaport harcı almayacağız. ilk defa o uygulamada ne pasaport defter parası ne de harç var. Bedava pasaportunu alacak. Her yıl 10 bin genci özel programlarla Türkiye’ye getireceğiz. Planlı ve kapsamlı değişim programları için ‘Köprü’ dediğimiz eğitim, gençlik ve kültür platformunu da oluşturacağız. Bu alandaki proje ve desteklerin çatı platformu olarak ‘Köprü’ inşa edeceğiz. Denklik süreçlerini ve üniversiteye kabul süreçlerini kolaylaştıracağız. Mesleki diplomaların karşılıklı olarak tanınmasını sağlayacağız. Yurt dışında yerleşik vatandaşlarımızın Türkiye’ye geldiklerinde kullandıkları araçlarla ilgili de tedbir alacağız.
Her bir konsolosluk bölgesi için ilgili ülkelerden kanaat önderleri, bilim adamları, sanatkarlar ve başarılı girişimciler ile bölgedeki yabancı misyonların temsilcilerinden oluşan bir ‘danışma kurulu’ oluşturacağız.
“KONSOLOSLUK HİZMETLERİNE ERİŞİMİ KOLAYLAŞTIRACAĞIZ”
Diasporamızın mevcut durumunu yansıtmayan Anayasa’nın 62. maddesini revize edeceğiz. Anayasa’da diasporamız ‘Yurt dışında çalışan Türk İşçileri’ olarak anılıyor. Yapacağımız değişiklikle diasporamızın haklarının anayasal temelini sağlamlaştıracağız. Yaşadıkları ülkelerde ikamet ettiklerini kabul ederek, diasporamızın sınır ve vatandaşlık ötesi bir tanımla Türkiye’nin ayrılmaz bir parçası olmasını anayasal olarak sağlayacağız. Anayasa’nın 62. maddesinde yapılacak değişiklikle diasporamızın hak ve menfaatlerinin korunması, dil ve kültürel kimliğinin korunması ve vatanla bağlarının geliştirilmesi konusunda devlete aktif sorumluluk yükleyeceğiz. Diasporamız ile ilgili çalışmalar birden fazla kurumun sorumluluğundadır. Hazırlayacağımız ‘Diaspora Çerçeve Kanunu’ ile hizmetlerin genel çerçevesini belirleyeceğiz. Kurumlarımızın yetki ve sorumluluklarının sınırlarını netleştireceğiz. Kanunda yurt dışında vatandaşlarımıza sunulacak hizmetler için koordinasyon esaslarına yer vereceğiz. Diasporamızla ilgili çalışmalar yapmak üzere kurulan Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın kurumsal kapasitesini güçlendireceğiz. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın diasporaya yönelik hizmetlerde yetki ve sorumluluklarını artıracağız. İlgili kamu kurumlarının katılımıyla Diaspora Politikaları Koordinasyon Kurulu oluşturacağız. Farklı kurumlar tarafından yürütülen çalışmaları koordine ederek, ihtiyaçlar doğrultusunda Bakanlıklar Karma Kültür Komisyonu’nu yeniden yapılandıracağız. Kontrol ve raporlama mekanizmalarını güçlendireceğiz. Her bir konsolosluk bölgesi için ilgili ülkelerden kanaat önderleri, bilim adamları, sanatkarlar ve başarılı girişimciler ile bölgedeki yabancı misyonların temsilcilerinden oluşan bir ‘danışma kurulu’ oluşturacağız. Vatandaşlarımızın yoğunluğu ve konsolosluklara olan uzaklıkları dikkate alınarak dış temsilcilik sayımızı artıracağız. Mobil konsolosluk sistemini yaygınlaştırarak konsoloslukların açılamadığı yerlerde de aynı hizmetleri sunacağız. Konsolosluk hizmetlerini iyileştirmek için insan kaynağının nitelik ve niceliğini artıracağız. Kamu kurumlarının yurt dışı teşkilatlarında görevlendirilen çalışanların hizmet sunumunu diasporamız için daha nitelikli hale getireceğiz. Bu birimlerde diasporamıza mensup bireylerin istihdam edilmesini sağlayacağız. Vatandaşlarımızın konsolosluklara mümkün olduğunca az gitmesi için dijitalleşmenin getirdiği imkanları azami ölçüde kullanarak işlem ve evrakların internet üzerinden yürütülmesini ve teslim edilmesini sağlayacağız.